31 Aralık 1978; Yılbaşı gecesi… Siyah Beyaz dünyayı
renkli rüyalarla süslemek arzusuyla geçerken yalnızlık hayalleri kar yağıyordu sokakta.
Kibritçi kız masalının vebali boynumuzda asılı ipsiz bir
urgan. Cılız alevlere umutla tutunan, o küçük yoksul kızın hayatta kalma
direnci, masal yayınlandığından beri her düş yolcusunun indinde su damlatan kırık
bir testi gibi. İncecik masum parmaklarının arasından sıyrılıp kayan inci yıldız
tanesi… Düşü büyük, kendi küçük bir kızın masal hikâyesi… Ayaza durmuş bedeni
buz keserken köşe başında, bizden ırak yalnızlığında daha kim bilir kaç tanesi
yaşıyor aramızda. Biz ise sıcak evlerimizde umursamazlık içinde donuyoruz.
Dönüp geliyor avuçlarımıza konuyor fırtına, aynı şarkıyı mırıldanıyor yılbaşı
günü bütün dünyaya…
“Dışarda kar yağıyor”
Kibritçi kız masalının vebali boynumuzda asılı ipsiz bir urgan. Cılız alevlere umutla tutunan, o küçük yoksul kızın hayatta kalma direnci, masal yayınlandığından beri her düş yolcusunun indinde su damlatan kırık bir testi gibi. İncecik masum parmaklarının arasından sıyrılıp kayan inci yıldız tanesi… Düşü büyük, kendi küçük bir kızın masal hikâyesi… Ayaza durmuş bedeni buz keserken köşe başında, bizden ırak yalnızlığında daha kim bilir kaç tanesi yaşıyor aramızda. Biz ise sıcak evlerimizde umursamazlık içinde donuyoruz. Dönüp geliyor avuçlarımıza konuyor fırtına, aynı şarkıyı mırıldanıyor yılbaşı günü bütün dünyaya…
“Dışarda kar yağıyor. “Ünol Büyükgönenç’in şarkısı buna sebep…
“Yıl 1979 onun bundan haberi yok” Öyle ya bu yıl
çocuk yılı, benim yılım… Bizim yılımız…
“Çocuklar ölmesin” diye, ”şeker de yiyebilsinler” diye… Bombalar patlamasın, mayınlara basmasınlar diye, evsiz kalmasınlar, aç yatmasınlar diye… Kibrit alevinde sönmesin umutları diye, Unicef çocuk yılı ilan etmiş 1979 senesini…
Öyleyse bu yıl insanlar ölmeyecek sokaklarda
kurşunlardan, okullar kapanmayacak, eğitim- öğretime ara verilmeyecek, geceleri
sokağa çıkılacak eskisi gibi korkusuzca… Mahallede top oynayabilecek çocuklar
geç vakte kadar. Okul kapılarında polisler nöbet tutmayacak. Bundan böyle
çantalarımız aranmayacak okul girişinde… Çünkü daha ortaokuldayız biz… Her
şeyin tam ortasındayız yani.
Camdan kalkıyorum…
En sevdiğim grup… Spiker anons ederken bu yılın çocuk yılı olması nedeniyle,
grubun bir tek plak (single) yaptığını ve gelirini de Unicef’e bağışladıklarını
söylüyor İngilizce… Ben yapılan tercümeden anlıyorum. Seviniyorum. İçimdeki
hüzün yerini umuda bırakıyor. Güzel şeyler olacak yeni yılda, artık inanıyorum
buna, filmlerdeki gibi iyiler kazanacak bu yıl da…
Küçük kız
Küçük kız, söyle bana sorun ne?
Kendi üzüntünün esiri olmuşsun
Yarın için hiç umut yok gözlerinde
Seni böyle görmekten nefret ediyorum.
Bunu inkâr edemezsin
Çok üzgün, çok mutsuz olduğunu anlayabiliyorum
Küçük kız, bana doğruyu söyle!
Üzerinde ağlayabileceğin omuz benim...
En iyi arkadaşın, güvenmen gereken kişiyim.
Sen hep kendinden emindin,
Şimdi kolun kanadın kırık
Birlikte üstesinden gelebiliriz, umarım.
Küçük kız, sen ve ben biliyoruz...
Kalp ağrılarının nasıl gelip gittiğini,
Ve bıraktıkları izleri.
Tekrar dans edeceksin, acın dinecek
Kederlenmek için hiç vaktin olmayacak
Küçük kız, sen ve ben ağlıyoruz
Ancak güneş hala gökyüzünde ve senin üstünde ışıldıyor
Tekrar şarkı söylediğini duyayım, önceleri, yaptığın gibi
Yeni bir şarkı söyle küçük kız
Daha önce yaptığın gibi dene
Yeni bir şarkı söyle küçük kız
Duvarlar yıkılıyor
Sevgin sönmüş bir mum
Her şey bitti ve bununla baş etmek zor görünüyor
Küçük kız bana doğruyu söyle
Bunu inkâr edemezsin
Çok üzgün, çok mutsuz olduğunu anlayabiliyorum
Küçük kız, sen ve ben biliyoruz...
Kalp ağrılarının nasıl gelip gittiğini,
Ve bıraktıkları izleri.
Tekrar dans edeceksin, acın dinecek
Kederlenmek için hiç vaktin olmayacak
Küçük kız sen ve ben ağlıyoruz
Ancak güneş halen gökyüzünde ve senin üstünde ışıldıyor?
Tekrar şarkı söylediğini duyayım, önceleri yaptığın gibi
Yeni bir şarkı söyle, Küçük kız
Daha önce yaptığın gibi dene
Yeni bir şarkı söyle küçük kız
Daha önce yaptığın gibi dene
Yeni bir şarkı söyle küçük kız
Otuz sekiz yıl aradan sonra bir başka yılbaşı gecesi, döne döne yağan kara bakarken… Bir kız çocuğu beliriyor gecenin ortasında… Burnunu iyice cama dayamış olan, gülümsüyor… Göz kırpıyorum ona. Seviniyorum, hala orada olabildiği için.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder